3 Ağustos 2011 Çarşamba

Tim Burton Biyografi *Unitim Magazine*

Merhaba,

Yeni projemiz olan Unitim Mgazine Sinema köşesi için hazırladığım (derlediğim demek belki daha doğru) biyografi köşsesinde, bu ay "Tim Burton" var. Yazım aşağıda....



--------

Biyografi Köşesi : Bu bölümümüzde size her ay, dünya sinema tarihine damga vurmuş, genellikle güncel olan aktör / aktris veya yönetmen tanıtacağız. İlk olarak kimi tanıtmalıyız diye kısa bir fikir alışverişi yaptıktan sonra, tüm oklar birden bire “Tim Burton”ı gösterdi. Tim Burton, bizce hem gelmiş geçmiş en yaratıcı, hem en fantastik, hem en sıradışı yönetmenlerden biri. Her yaptığı olay oluyor. Elbette Tim Burton’ı seven kadar sevmeyen de bulabilirsiniz. Çünkü o, öyle farklı bir bakış açısıyla olayları ele alıyor ki, kendinizi ya ona taparken bulusunuz, ya da nefret ederken. James Cameron’u beğenmek gibi değildir Tim Burton’a duyduğunuz sempati ya da nefret. Bakalım Tim Burton kimmiş?

Tim Burton : Timothy William Burton adıyla 25 Ağustos 1958 tarihinde Burbank / Californiya , ABD’de doğan yönetmen, yapımcı, yazar ve zaman zaman da oyuncudur. Ön plana çıkan çalışmalarında, yönetmen koltuğunda oturmuştur.

İsmini hafızalara kazıttıran filmleri, genellikle kendine has tadı olan, animasyon yoğunluklu çalışmalardır. Beetle Juice (1988 - yönetmen) , Edward Scissorhands (1990 – yazan, yöneten, yapımcı) , The Nightmare Before Christmas (1993 – yapımcı , yazar) , Sleepy Hollow (1999 – yönetmen) , Big Fish (2003 – yönetmen) , Charlie and the Choclate Factory (2005 , yönetmen) , Corpse Bride (2005 – yönetmen , yapımcı) , Sweeney Todd (2007 – ynetmen) , Alice in Wonderland (2010 – yönetmen) en çok gişe yapan ve ünlü olan filmleridir.

Tim Burton, çocukluğunda iyi bir öğrenci değildi, genellikle içine kapanık bir yapısı vardı. Gençlik yıllarında, iç dünyasını resim çizme ve film izleme ile renklendiriyordu. İzlediği “Godzilla” filmi, onu oldukça etkiledi ve kafasında animasyona dayalı filmler üzerine bir kariyer planı hazırladı. Bu doğultuda da, ilk olarak karekter animasyonu öğrenmek için “Kaliforniya Sanat Enstitü”sine girdi. 1979 yılında, 21 yaşında buradan mezun olduktan sonra, “Walt Disney Animation Studios”ta ilk olarak stajyer animatör, daha sonra da, animatör, hikaye yazarı olarak çalıştı.

1982 yılında, Walt Disney “Vincent” adında yaptığı kısa film ile Burton’ın yeteneğini keşfetti. Bu film kendisine pek çok ödül kazandırdı. Bu dönemden sonra, Burton bir kaç kısa film denemesine daha imza attı. Yalnız Burton, daha farklı bir şeyler yapmak istiyordu. Üç yıl düşünmeye ve inzivaya (!) çekilen Burton, (1985’teki Pee-Wee’s Big Adventures”tan sonra) 1988 yılında, aslında çok da birşey anlatmayan, sadece animasyona dayalı, hikaye ve kurgu açısından zayıf bile denebilecek “Beetle Juice” filmini yaptı. O dönemde animasyon içerikli filmlerin yoksunluğu, nam-ı diyar “Beter Böcek”le Burton’a hem gişede hem de kariyerinde çok şey kazandırdı. Beter Böcek; Burton’a, Warner Bros adına çekilecek olan “Batman” ‘in de (1989) kapılarını açtı. Batman, Burton’ın Beter Böcek’ten sonra Micheal Keaton ile ikinci iş birliğiydi aynı zamanda. Aynı zamanda Batman, 1989 senesinin en çok kazanan filmi de olmayı vaşarmıştı.

1990 yılında Tim Burton, kariyerinde sonradan yedi kez beraber çalışacağı Johnny Depp ile ilk filmini yaptı : Edward Scissorhands. Bu filmde Burton, elleri makas şeklinde olan Edward’ın, genç bir kıza aşık oluşunu kendine has uslubunca anlatıyor ve adından şu şekilde söz ettitiyordu : Anlaşılan o ki ; bu adam, asla gerçek hayatta olabilecek şeylerden bahsetmeyecek... Öte yandan, Edward Makaseller filmi, Tim’in kendi çocukluğunun farklı bir tasviri olarak algılandı. Sinemaseverler “Tim, Edward’tır” görüşünde birleşmişti.

1992 yılında Warner Bros. ile “Batman Returns / Batman Geri Dönüyor” çalışma fırsatını buldu. Kadro, Micheal Keaton, Michelle Pfeiffer, Danny De Vito ve Christopher Walken ile oldukça sağlam görünüyordu. Her ne kadar film, gişede bir önceki Batman kadar başarı yakalayamasa da, yine de getiri olarak başarılı sayılırdı. Oysa Batman fanatikleri, Batman Returns’den beklediklerini çok da bulamamışlardı.

1994 yılında, Johnny Depp ile bir kez daha çalıştı. Bu kez Depp, Burton’ın yapımcılığını ve yönetmenliğini yaptığı “Ed Wood” filminde başroldeydi. Ed Wood, gişede pek de başarılı olamadı. Ama zaten, bu film, Burton’un çocukluğundaki ucuz bütçeli bilim kurgu filmlerine bir “emeğe saygı” niteliği taşıyordu. Öte yandan, eleştirmenler tarafından geçer not almayı da bildi...

1996 yılında yapımcılığını yaptığı ve yönettiği “Mars Attacks!”, 1999 yılında yeniden Johnny Depp’i kamera karşısına aldığı “Sleep Hollow / Hayalet Süvari” ve 2001 yılında yönettiği “Planet of the Apes” Burton için sessiz geçen seneler olarak adlandırılabilir. Aslında, her ne kadar bu filmer onun kariyerinde yapı taşlarından bazılarından olsa da 2003 yılında ortaya çıkan “Big Fish” kadar hiçbirisi iddialı değildi. Big Fish, Daniel Wallace’ın aynı adlı romanından uyarlama bir filmdi ve çocuklarına kendi hayatını abartılı hikayelerle anlatan bir babanın başından geçenlerden bahsediyordu. Kullanılan renkler ve mübalağa sanatı filmi mutlaka kaçırılmaması gereken ilk 100 filmin içine sokmakla yetmiyor, bir de izleyicinin içinde film biter bitmez yeniden seyretme hissiyatı yaratıyordu. (Yazarın notu : Ne söylenebilir ki; her yaşa, her kişiye hitap eden capcanlı bir film... Gerçekten harika bir kült yapım.) Big Fish ile dört “Golden Globe” ve Danny Elfman’ın müzikleriyle “Academy Awards”a layık görüldü.

2003’teki “Big Fish”in ardından, Tim Burton, sinemaseverlerin karşısına yine bir Johnny Depp işbirliğiyle çıktı. Bu kez 2005 yılına gelinmişti ve bu kez Johhny Depp, “Willie Wonka” karekteriyle, Umpa Lumla’ların çalıştığı mistik bir çikolata fabrikası sahibiydi. “Charlie and the Chocolate Factory” esasen 1971 yapımı olan “Willie Wonka and the Choclote Factory” filminin yeniden uyarlanmasıdır. Gene Wilder’in oynadığı rol bu kez, Johhny’ye aittir. 1971 yapımı ile kıyaslandığında elbette efektler ve renkler daha canlı ve gerçekçi ve bir kadar da Burton tarzında gerçek dışıdır. Tüm dünyada bu filmi eleştiren kadar, beğenmeden ve hatta nefret eden pek çok eleştirmen vardır. Yaklaşık 500 milyon dolarlık gişe hasılatıyla, yapımcılar tarafından oldukça başarılı sayılmaktadır.

2005 yılında yine Johhny Depp ile bir işbirliği yapan Burton, “Corpse Bride” animasyon filmini tamamladı ve vizyona sürdü. Tamamı animasyon olan filme başta Johhny Depp olmak üzere pek çok değerli dublaj sanatçısı ve aktör / aktris sesleriyle katkı sağladı. Bu film, Burton’un animasyondan ve özel efektlerden asla vazgeçmeyeceğini gösteriyordu...

2007 senesinde, artık iyiden iyiye alıştığımız Johhny Depp – Tim Burton işbirliğinin yeni bir halkası vizyona girdi. Bu kez Johhny Depp, “Sweeney Todd” karekterindeydi. Film ise vizyona “Sweeney Todd : The Demon Barber of Fleet Street” adıyla girmişti. Dream Works / Warner Bros ortak yapımı olan Sweeney Todd filmi Burton’a, “National Board of Review Award”da en iyi yönetmen ödülü, “Golden Globe”da da en iyi yönetmen adaylığı getirmişti. Academy Award’da da “en başarılı sanat yönetimi” ödülüne layık görülmüştü.

2010 yılında, yine bir yarı animasyon filmi olan “Alice in Wonderland” filmini çekti. Başrol için kimi düşünüyordu peki? ........ Elbette Johhny Depp!!! Yine tipik bir Johhny Depp – Tim Burton klasiği... Pek çok Burton fanatiğini çok büyük beklentilere sokan Alice Harikalar Diyarı’nda, malesef fanatiklerini nispeten beklentilerinden uzak bir filme taşıdı. Çoğuna göre bir hayal kırıklığı, bazılarına göre de tam anlamıyla hüsran dolu bir “108 dakikaydı”. Gerçi iki yüz milyon dolar bütçeli bir filmin, bir milyar dolardan fazla hasılat elde etmesi, yapımcıları filmin içinde taşıdığı büyüden bile çok daha mutlu ve mesut dünyalara taşımış olmalı.

Netice itibariyle anlaşılıyor ki, Burton filmleri, tüm izleyiciler tarafından beğenilmese bile Tim Burton ismi, hele hele Johhny Depp ile ortak hareket edince, bilet sattırmaya yetiyor da, artıyor bile.

Johnny Depp, Tim Burton ile olan ilişkisini şu sözlerle ifade ediyor “Onun için ne söyleyebilirim ki; o bir kardeş, bir dost, vaftiz oğlumun babası. O, uğruna dünyanın sonuna gidilecek eşsiz ve cesur bir ruh ve eminim ki o da benim için aynısını yapardı”.

Tim Burton, Johhny Depp ile toplamda yedi film projesinde beraber oldu. Bunlar; Edward Scissorhands, Ed Wood, Sleepy Hollow, Charlie and the Chocolate Factory, Corpse Bride, Sweeney Todd : The Demon Barber of Fleet Street ve Alice in Wonderland...

Ne denebilir ki; sevin ya da sevmeyin, o bir klasik, o bir üstad, o gerçek bir yönetmen....